Tiyatrogen olarak ülkemizdeki madde bağımlılığı konusunda toplumsal farkındalık yaratmak amacıyla hazırladığımız uyuşturucu konulu “Sahte Cennet” adlı sosyal sorumluluk projemiz olan tiyatro oyunumuzu sessiz çığlığımıza kulak veren tüm katılımcılarımızın destekleriyle her fırsatta gençlerle buluşturmayı hedefliyoruz.

Sevgisizlikten, hoşgörüsüzlükten, toplumsal değer yargılarından savrulan gençlerin aradıkları çıkış noktalarından en tehlikelisi uyuşturucudur. Aile ve toplum değerlerinin baskısı gençleri bu noktaya getiriyor.

Kültürel ve ekonomik yoksulluk uyuşturucu salgınını bu insanların dünyasına sokuyor. Bu sıkışmış, daracık dünyalarında gençler özgürlüklerini sağlayıp kendilerini var etme çabasına girişiyorlar.

“Ama yanlış bir adım özgürlüğü yok etmeye yetiyor.”

Haklı oldukları noktada ise yardım istekleri, çabaları, sesleri bu “sağır” toplumda duyulmuyor. Ama biz yine de kendi ağızlarından duyurmaya çalıştık seslerini;

- Kullanmasını bilmezsin diye özgürlüklerini vermiyorlar çocuklarına, ya da tam tersine istedikleri gibi kullanma yetkisiyle birlikte veriyorlar.

- Seçimde özgür olmak demek hem seçmek istediğimizi, hem de seçmek istemediğimizi tüm ayrıntılarıyla bilmek demektir.

- Beğenmediğimiz bir hayatı seçmemek için bilmediğimiz bir hayatı seçiyoruz.

- Bizi yanılgılarımızdan kurtaramayan aklımızı küçümsediniz hep, olgunlaşmamış aklımızla, gelişmemiş zevklerimizle alay ettiniz. Müziğimize “tangırtı” dediniz, giysimize “züppece” dediniz. Zamane gençleri” dediniz durdunuz. Gençlerin ilahı denilenlere bıraktınız bizi. Zaaflarımızı sömürmek istediniz.

- Ne derler hep “Aklı bir karış havada gençler”. Tamam, gencin aklı bir karış havadadır ama yolunca yordamınca yerine oturtmak da sizlerin görevi.

Bu sesleri duymayan toplumlardaki hastalık, uyuşturucu kadar tehlikelidir. Bu teşhisi koyanlar da doktorlar değil, özgür iradeli gençler.